25 Eylül 2022 Pazar

ZİYAN

 




Kaygan ruhuna kim tutunmaya çalışsa kayıp düşüyordu. Sigarayı hep çok içli içerdi, sanki sonmuş gibi yakardı her sigarasını. Rüzgarın güne eşlik ettiği zamanlar insanlara farklı bir pencereden bakardı. Durağan gülümsemelerin, hüznü yürürlüğe sokmanın, karşıtlığın insanıydı. Severdi alayı da acıyı da. Yine de sıradandı, çaresizliğin resmini çizince canavarlaşırdı. Öptüğü dudakları kanatırdı. İçinde yaşattığı vahşiyi içten tebessümleriyle gömerdi. Yine de durmadan ölümü düşünürdü. Her yaş gününde bir sonraki yaşını görmemeyi dilerdi. Güzel bir hayat yaşamaktansa asil bir ölümü yeğlerdi. Kim bilir belki bundan hayatını güzelleştirmek için çaba göstermez, kısa vadeli planlar yapardı. 

Güleç yüzünün ardında bitmeyen bir öfke barındırırdı. Her, gün yüzüne çıkardığında her şeyi yakıp yıkan türden bir öfkeydi bu. Belki bundan elinden geldiğince içinde yaşar, etliye sütlüye karışmazdı. Ama başkasının gürültüsünden kaçtıkça kendininkini susturamazdı. Sonbaharda ağacından kopmuş bir kuru yaprak gibi savrulurdu da yine de şikayet etmezdi. Kalbinden düşen kırıkları bir bir toplayıp yapıştırır ve eskisi gibi olduğuna inandırırdı kendini. Devletçe toplatılmış bir kitabın son nüshasını okuyormuş gibi yaşardı hayatı. Sanki yıllarca dursa en büyük hazine olacak, ancak durdukça da onu ölüme sürükleyecek cinstendi hisleri ve o, düşünmeden her gün yeniden ölümü seçiyordu.

5 yorum:

  1. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  2. Eğer bir gun sarı elbiseli kadın dragon dövmesinin hakkını verirse görülmeye değer olacaktır

    YanıtlaSil
  3. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  4. Yazılarınız çok başarılı. Düşünce derinliğiniz hayranlık verici. Umarım bu keder dolu yazılarınız neşe dolulara da gebedir. Bu etkileyici dil mutluluk hissini de yoğun sunacaktır. Şiir de yazıyor musunuz bu arada?

    YanıtlaSil
  5. Teşekkür ederim, birkaç tane var ancak yayinlamadim

    YanıtlaSil